Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşşar Caferi BM Güvenlik Konseyi toplantısında, Konseye üye Batılı ülkelerin Suriye halkına karşı işledikleri suçların yanı sıra radikal terör örgütlere destekleriyle birlikte bu örgütlerin de işledikleri suçları örtbas etmek için Birleşmiş Milletler platformlarını edat olarak kullanmaya devam ettiklerini belirtti.
Caferi ABD komutasındaki kanunsuz uluslar arası koalisyon güçlerinin bombardımanları sonucunda Rakka Şehrinde bulunan toplu mezarlara dikkat çekti. Masum insanların vahşice gömüldüğü bu toplu mezarlardan yüksek sayıda sivil çıkarıldığını ifade eden Caferi; böylelikle koalisyon güçleri ve edatlarının Rakka’ya saldırılarının bilançosunun 4 binden çıktığını belirtti. Caferi bunun uluslar arası kanunlara aykırı olarak faaliyet gösteren ve iddia ettiği gibi IŞİD’e karşı savaşması yerine IŞİD’i desteklediği tespit edilen söz konusu koalisyonun hakikatini ve barbarca suçlarını açığa çıkardığının altını çizdi.
Caferi Suriye’nin, uluslararası koalisyonun suçlarının durdurulması, bu suçlarla ilgili uluslar arası ciddi ve tarafsız bir soruşturmanın yapılmasında BMGK’yi görev ve sorumluluğa bir kez daha çağırdığının yineledi. Daimi temsilci Caferi Suriye’nin, toprakları üzerinde gayrı meşru bir şekilde bulunan Amerikalı ve diğer yabancı tüm güçlerin varlığına son verilmesi için gereken etkin ve ciddi icraatların alınması gereğinin de bir kez daha altını çizdi.
Suriye’nin kitle imha silahlarının imha edilmesine tam bir sorumluluk ve bağlılık gösterdiğini belirten Caferi, Suriye’nin 2003 yılı sonunda Güvenlik Konseyinde geçici üyeliği esnasında Ortadoğu bölgesinin her türlü kitle imha silahlarından arındırılması için inisiyatif sunduğunu vurguladı. Caferi ancak Amerikan heyetinin bu karar tasarısının öne sürülmesi halinde veto kullanmakla tehdit edip inisiyatifi engellediğine dikkat çekti.
Caferi, Suriye’nin İsrail’in silahların yayılmasını önleme anlaşmasına katılması ve bu anlaşmaya bağlı olmasına çağrı yaptığına dikkat çekerek, İsrail’in bütün nükleer tesislerinin ve aktivitelerinin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı denetimine girmesini talep ettiğini kaydetti.
Suriye’nin Kimyasal Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşmasına katılmasından doğan yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirten Caferi; Suriye’nin bu konuda olumlu, şeffaf ve esnek bir şekilde işbirliğine özen gösterdiğini söyledi.
Caferi Güvenlik Konseyini toplantıya çağıran ülkelerin bizzat kendilerinin Suriye’de radikal terörist örgütlere zehirli kimyasal maddeler elde etmelerinde kolaylık ve destekte bulunduklarını ifade etti. Radikal teröristlere kimyasal maddeler temin etmekle birlikte sivillere karı kullanmaya provoke edip destekte bulunduklarını belirten Caferi, amaçlarının Suriye ordusunu suçlama ve Suriye’ye dış askeri saldırıda bulunma bahanesi yaratmak olduğunun altını çizdi.
Batılı bir kısım ülkelerin Suriye hükümetini suçlamak için terörist grupları İdlib’te kimyasal kullanmaya kışkırttıklarına dikkat çeken Caferi; Han Şeyhun hadisesinde olduğu gibi kimyasal saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin hazırladıkları sahte görüntülerler ve asılsız iddiaları kullanmaya çalıştıklarını söyledi.
BM Daimi Temsilcisi Caferi Suriye’de kimyasal silah kullanımını soruşturan uluslar arası heyetin çalışma kurallarını ihlal ettiğini belirtirken; heyetin soruşturmalarında şeffaflık, tarafsızlık ve profesyonellikten uzak kaldığını belirtti.
Caferi; terörist örgütleri destekleyen barındıran ve finanse etmekle birlikte kimyasal silah edinmelerini kolaylaştıran ülkeler hakkında Güvenlik Konseyi’nin herhangi bir icraat almamasını eleştirdi.
Radikal teröristlerin İdlib kırsalı Termain Beldesinde Türk, İngiliz ve Çeçen uzmanların denetimi altında bulunan bir laboratuarda kimyasal silah hazırlama ve denemelerinde bulunduklarını ifade eden Caferi; daha önce Suriye’nin klor ve sarin gazı gibi zehirli kimyasal maddeler içeren bu laboratuarda meydana gelen patlama hakkında BMGK’ye bilgi aktardığını açıkladı.
Caferi Suriye’nin insanlığa karşı suç olması itibariyle kimyasal dahil herhangi bir kitle imha silahının kullanımı kesinlikle kınadığını vurgularken; Suriye ordusunun kesinlikle hiçbir zaman ve hiçbir yerde kimyasal silah kullanmadığının bir kez daha altını çizdi.
