Washington Terörü İstismar Etmeye Devam Ediyor. İdlib’de Siyasi Çabalar Sonuç Vermezse Askeri Seçenek Muhakkaktır

NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşşar Caferi, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere batılı ülkelerin terörizmi istismar etmeye devam etmeleri yolula Suriye’deki krizin süresini uzatmaya çalıştıklarını belirterek, Soçi ittifakının uygulanması için siyasi çabalar sonuç vermezse İdlib’deki askeri seçeneğin muhakkak olduğunu söyledi.

El Mayadin kanalının kendisiyle bu gece düzenlediği röportajda  Caferi, Amerika başkanı Donald Trump’ın bir çok kez Suriye topraklarının bir bölümünü işgal eden kuvvetlerini çekeceğini ilan ettiğini lakin bu çekilmenin şu ana kadar sağlanamadığını çünkü yönetiminin, Türkiye rejimi ve Suriye Cezire bölgesindeki milislerle ortak olarak bölgedeki ajandasını uygulamak hedefiyle Suriye ve Irak’taki terörü istismar etme süresini uzatmak istediğini belirtti.

Caferi, Washington tarafından terörle mücadele bahanesiyle Güvenlik Konseyi dışından yaratılan sözde “uluslararası koalisyonun”,IŞİD  örgütünü desteklemeye devam ettiğini öyle ki örgüt liderlerini ve teröristlerini onlarca kez taşıdığını en son fasılarından birisinin de IŞİD teröristleriyle yaptığı anlaşma gereğince Washington’un Deyrezzor Doğu kırsalında yayıldıkları mevkilerinden teröristlerle liderlerinin çıkmaları mukabilinde onlarca ton altın aldığını ve bu külçe altınları gece karanlığında Amerikan işgal helikopterlerinin taşıdığına dikkat çekti.

Terörizmin sponsorları ve finansörlerinin elinde bir araç olduğunu, zaman zaman bu veya şu noktada kullanılmak üzere geri dönüştürüldüğünü, bunun en son kanıtının Cezayir yetkililerinin Nijer ile sınırındaki yüzlerce teröristin tutuklandığının açıklanması olduğunu söyleyen Caferi, onlarla yaptıkları soruşturmalarda, Halep’in kırsalından geldiklerinin görüldüğünü belirterek, bu teröristleri Suriye’den Nijer – Cezayir sınırına kimin taşıdığını merak ettiğini vurguladı.

Krizin başlamasından bu yana, Türkiye rejimi teröristlerin topraklarından Suriye’ye geçişini kolaylaştırdığını, Birleşmiş Milletler’e üye 100 Devletten fazla gelen teröri örgütleri ve dünya terörünün tüm şekillerine kol kanat gerdiğine işaret eden Caferi, Soç anlaşması gereğince İdlib’deki tırmandırmaları azaltma bölgesinden doğan yükümlülüklerini şu ana kadar yerine getirmediğini belirterek, ittifakın uygulanması için diplomatik ve siyasi çabaların başarısız olması halinde askeri seçeneğin kaçınılmaz olacağına dikkat çekti.

Rukban kampındaki durumlarla ilgiliyse Caferi, Amerikan işgal kuvvetleriyle ona bağlı terörist grupların rehin tuttuğu tehcir edilen sivillerin kamptan çıkışları için geçen ayın 16’sında Suriye-Rusya Ortak Koordinasyon heyetleri kanalıyla Tenef bölgesi çevresinde iki insani kordiorun açıldığını açıkladı.

Caferi, BM’nin Suriye’ye özel temsilcilerinin yaptığı herhangi bir objektif çalışma ve çabaya karşı rahat olmadıklarını bu yüzden Güvenlik Konseyinde bu batılı ülkelerin temsilcileri kendi aleyhlerine açıklamalar yaptıklarında ön koşullarıyla ve hayırlarıyla baskı kurmaya çalıştıklarına dikkat çekerek, Suriye’nin hali hazırdaki özel temsilci Geir Pederson’un görevini başarıya ulaştırması için işbirliğine hazır olduğunu belirttiğini söyledi.

Suriye’nin eskiden olduğu gibi şimdi de Filistin davasını merkezi dava olarak kabul edeceğini bölgede cereyan edenlerin hepsinin hedefinin bu davayı tasfiye etmek olduğunu belirterek, Varşova Konferansının bu çerçevede geldiğini buna ek olarak düşman İsrail varlığı ile Arap rejimleri arasında normalleştirmenin de bulunduğuna dikkat çekti.

Çeviri: S. Şahut

Check Also

Aksa Tufanı Operasyonu… Bugünün En Öne Çıkan Gelişmeleri

İŞGAL EDİLEN KUDÜS (SANA) – Filistin direnişinin işgalci İsrail’in saldırganlığına yanıt olarak 7 Ekim’de başlattığı Aksa …