Suriyeli Mülteciler Türkiye’deki Organ Kaçakçılığı Şebekelerinin Kurbanı

ANKARA – Türkiye’deki birçok Suriyeli mülteci, Türkiye’de dağılmış insan organlarının insan ticareti ağlarına kurban düştü. Öyle ki maddi ihtiyaçları ve evlerinin kiralarını ödememeleri istismar edilerek büyük bir dolandırıcılık eylemiyle organlarını satmaları için kullanılıyor.

Amerikan CBS kanalı, bu süre zarfında, sadece yarısının ödendiği meblağlar karşılığında organlarını organ kaçakçılığı şebekelerine satımada sahtekarlığa maruz kalan bazı Suriyeli mülteciyle görüştüğü bir video ve rapor yayınladı.

“Hayatta kalmak için organ satışı” başlığı altında yayınladığı videoda şebeke, mültecilere böbrekler ve karaciğerlerine karşılık paralar aldıkları yayınlarıyla büyük ses getirdi, araştırmaların Türk simsarları tarafından işletilen organların satışıyla ilgili trajik hikayelerin keşfedilmesine yol açtığını, organ kaçakçılığı ağlarının hala büyük ölçekte faaliyet gösterdiğini, kötü koşullarda yaşayan ve sömürüye maruz kalan Suriyeli mültecilerin çektiği acılarla ticaret yaptığını belirtiyor.

Suriyeli mültecilerden biri, Amerikan istasyonuna ciddi mali sıkıntılar çektiğini açıklıyor, bu da bir üyenin aracılarından biri ile böbreklerinden birini 10.000 dolara satması için bir anlaşma yapmasına neden olduğunu, ancak sonunda iletişim kurduğu tüm iletişim hatlarını kesen komisyonun miktarının sadece yarısını aldığını açıklarken, kanala göre başka bir kadın mülteci, iki yıl boyunca kendisine ödenen konut ücretlerini almak için karaciğerinin yarısını satarken, kolej cerrahisi için herhangi bir tıbbi sonrası bakım sağlanmadığını dile getiriyor.

Uluslararası medyaya göre, Türkiye’de çok sayıda insan organı ticaretine ve medyada konuşulmasına rağmen, bu ağların çalışmaya devam etmesine ve Türkiye’nin organ ticaretinde Avrupa’da ilk sırada yer aldığı ve (İsrail)in Avustralyalı “Welk Free” kurumundan çıkan rapora göre, simsar rolü oynadığınının dikkat çekici olduğunu, British Broadcasting Corporation tarafından belirtildiği üzere de, Türkiye’nin, dünyadaki simsarlar ticaret üyelerinin büyük bir yüzdesi varlığında (İsrail) deneyiminden yararlandığına işaret etti.

Suriyeli mültecilerin organ kaçakçılığı şebekelerinin eline geçmesi, Türk rejiminin onlara karşı yaptıklarının sadece bir kısmı. Erdoğan, Avrupa’ya düzenlediği mali şantajla birlikte, iç seçim pazarlığından başlayarak, bunlardan onlarca kişiyi kendi emelleri için görevlendirmesi yanı sıra Libya’daki dış savaşlarında paralı askerleri işe almaya zorlamaktan, hırslarını gerçekleştirme bağlamında, özellikle de Türk medya sitelerinin açıkladığı bilgilere göre SADAT şirketinin Erdoğan’ın en önemli güvenlik koluna dönüşmesine kadar, Suriyelilerin acılarını kullanmaktan çekinmedi.

Türk analizciler Erdoğan’ın Suriyeli mülteciler konusuna insanlık açısından bakmadığını bilakis Suriye toprakları ve Libya’da Osmanlıcı tutkularını uluslararası finansal şantaj için yerine getirme fırsatı olarak değerlendirdiğini söylüyor.

Check Also

Rakka Halkı: Talepleri Ve Kaygıları Meclise Aktarabilecek En Yetkin Temsilci Seçilmelidir

RAKKA (SANA) – Rakka Valiliği halkı dördüncü yasama dönemi Halk Meclisi üye seçimlerine katıldı. Sabah …