Ceferi, Suriye’deki İnsani Durumun Siyasileştirmesine Sınır Koyulmalı… Her İki İnsani ve Kalkınsal Alanda Sarfedilen Çabalar Desteklenmeli

NEWYORK – Suriye’nin BM daimi temsilcisi Beşşar el Caferi, Uluslararası Kanuna saygı göstermesi ile uluslararası güven ve barışı korumasına taahhüdünde bulunan devletlerin Suriye’deki insani durumun siyasileştirmesine sınır koymasının ve her iki insani ve kalkınsal alanda sarfedilen çabaların desteklenmesinin gerektiğini yineledi.

BMGK’nin Suriye’deki insani durum hakkında düzenlediği video konferans sırasında Caferi, konseyde üye kimi devletlerin Suriye’ye düşmanlığının besleyerek olumlu hiç bir tutum alamayacak durumunda olduğunu ifade etti.

Caferi, Konseyin Suriye’ye karşı bir platforma çevirme girişimlerine susmanın buna delil olduğunu gösterdi.

Caferi, bu devletlerin ABD iradesine ve tamahlarına teslim olduğu, Türkiye rejim başkanı Erdoğan’ın Suriye, Libya, Ermenistan, Yunansitan Tunus ve Kıbrıs’a yönelik izlediği işgal ve Türkleştirme politikasına düşkün olduğunu görünür, dedi.

BMGK’nin Türk ve Amerikan İşgalın Suçlarına Sınır Koyarak Krizin Kök Nedenlerine Karşı Koyması ve Güvenliği ve İstikrarı Bölgeye Geri Vermesi Gerekiyor

2165 kararının olağanüstü olduğu ve belli durumlar içinde geldiğini belirterek devam etmesine izin verilemez olduğunu belirten Caferi, kararın içerisine ek sınır kapıların tanımasının işgale hizmet edeceği ve Suriye’nin toprak bütünlüğüne tehdit oluşturacağını vurguladı.

Caferi, ‘İnsani Kalem’i taşıyan olarak vasf edilen Almanya ve Belçika’nın arkasından da ABD, Fransa ve İngiltere’nin  Suriye halkını gıdasıyla ve ilacıyla savaşırken, hangi aklı yerinde birinin bu halkın iyiliğinin arkasına düştüklerini ikna edecekler? diye sordu.

Caferi, NATO ve BMGK üyeliğine şu soruyu yöneltti, Uluslararası Kanunu ve BM Misakını mı, Suriye’den toprak parçalarını işgal eden Amerikan – Türk – İsrailli işgalı mı destekliyorsunuz?

Kendini İnsanlığa ve Ahlaka Bir Örnek Olarak Sunan Kimi Batılı Devletler Güvenirlilik Sınavında Kaldı

Caferi, BM Genel Sekreteri’nin geçen 25 mars tarihinde Suriye’ye uygulanan cezaların hafifletme çağrısına karşı dururken Kendini İnsanlığa ve Ahlaka Bir Örnek Olarak Sunan Kimi Batılı Devletlerinin Güvenirlilik ve İnsanlık Sınavında Kaldığını belirtti.

Brüksel kongresi hakkında ise Caferi, onu düzenleyen kimi devletlerin ajandasını hizmet eden gösterişli ve propoganda faaliyeti olduğunu vurguladı.

Kumeyt Yusuf