Dışişleri Bakanlığı, Türk Rejiminin Hasaka Halkına İçme Suyunu Kesmesi Suçunu Kınadı

ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı, Türk rejiminin Haseke ve çevresinde bir milyondan fazla Suriyeli vatandaşın içme suyunu keserek işlediği suçu en sert ifadelerle kınayarak, suyun vatandaşlar üzerinden kesilmesinin bir savaş suçu olduğunu, sivillerin durumuyla ilgili Cenevre Sözleşmeleri de dahil olmak üzere uluslararası insani hukuk kapsamında savaş zamanında insanlık suçu olduğunu vurguladı.
Bakanlık, SANA’nın bugün bir nüshasını aldığı açıklamasında: Türk rejimi ve edatları, Amerikan yönetimiyle Amerikan ve Türk tarafındaki teröristlerin de onayıyla, suyu insani olmayan siyasi amaçlarla, kadın, çocuk, yaşlı ve hastalardan oluşan Suriyeli sivillere karşı savaş silahı olarak kullandıklarını, su kesintileri süresinin bir ila birkaç hafta arasında değiştiği için Alluk sularının son aylarda 16 defadan fazla kesildiğini vurguladı.

Bakanlık, bugün itibariyle Haseke ili ve onlarca köyden oluşan civarındaki halk üzerinden kesilmesinin, artan sıcaklıklar ve korona virüsünün yayılma tehlikesinden endişenin tahammül edilemeyeceği acılarla birlikte iki haftayı aştığını söyledi.

Bakanlık, Suriye devletinin, Haseke ili yetkililerinin ve Suriye’deki insani örgütlerin, bu felakete karşı onurlu bir şekilde sorumluluklarını yerine getirdiklerini, öyle ki vatandaşların çoğuna içme suyu ve genel temizlik için gerekli suyun temin edildiğini ancak, Suriye’nin kuzey ve doğu bölgelerindeki Türk ve Amerikan işgalleri nedeniyle ihtiyaçların tüm beklentileri ve imkanları aştığını açıkladı.

Bakanlık, Suriye Arap Cumhuriyeti’nin bu felaketin devam etmesi konusunda uyardığını, uluslararası insancıl hukuka ve sivil vatandaşların yaşamına özen gösterdiklerini iddia eden tarafları, özellikle Haseke’deki pek çok insanın hayatının ciddi şekilde tehdit edildiğinden, suyun bir savaş aracı olarak kullanılmaya devam edilmesinin sonuçları konusunda da uyardı.

Bakanlık Suriye’nin, başta İnsani Yardım Koordinasyon Dairesi olmak üzere, Birleşmiş Milletler sistemi dahil olmak üzere, ses tonları azalmadan seslerini yükseltenleri, sorumluluk düzeyinde olmaya ve Birleşmiş Milletler Şartı ile uluslararası hukuka saygısını göstermeye çağırdığını, aynı durumun Avrupa Birliği ülkeleri ve liderleri için de geçerli olduğunu belirtti.

Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı ise açıklamasını şu sözlerle tamamladı: Suriye, Haseke vilayetindeki afet ve trajedilerin, Suriye topraklarına yönelik işgalci Türk kuvvetlerinin ve işgalci Amerikan kuvvetlerinin hedeflerini somutlaştırmak için geldiğini.. İşgalci Türk askeri kuvvetleri ve işgalci Amerikan kuvvetlerinin “IŞİD”, “Nusra Cephesi” ve “DSG” ve diğer terör örgütlerden oluşan teröristlerle ittifak kurmalarının, Suriye’nin egemenliğine ve bağımsızlığına yönelik bir saldırıdan ve uluslararası hukuk ilkelerinin ve Birleşmiş Milletler Şartı hükümlerinin ağır bir ihlalinden başka bir şey değildir.  Bu işgalin sona ermesinin zamanı gelmiştir.

Check Also

Rakka Halkı: Talepleri Ve Kaygıları Meclise Aktarabilecek En Yetkin Temsilci Seçilmelidir

RAKKA (SANA) – Rakka Valiliği halkı dördüncü yasama dönemi Halk Meclisi üye seçimlerine katıldı. Sabah …