Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
Related Articles
ŞAM – Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid el Muallim bugün Irak Dışişleri Bakanı İbrahim el Caferi ve ona eşlik eden heyet ile temaslarda bulundu.
İki kardeş ülke arasındaki ilişkiler ve bu ilişkileri muhtelif alanlarda pekiştirme olanaklarının yanı sıra iki ülkedeki son gelişmeler ve terörle mücadeleye odaklanılan görüşme ardından Muallim ve Caferi ortak bir basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında Muallim; “Suriye ve kardeş Irak, teröre karşı aynı hendektedir. Suriye iyi olduğu sürece Irak da iyi olur, bunun akside doğrudur. Dolayısıyla Iraklı yöneticilerin Suriye’nin yanında olma ve ve Suriye’ye uygulanan ablukanın kaldırılmasında hiçbir çabayı esirgemeyeceklerine inanıyoruz..” dedi.
Ürdün enformasyon bakanının ülkesinin kendi toprakları üzerinde Suriyeli aşiretlere askeri eğitim verdiğine ilişkin açıklamaları konusunda Muallim; bu açıklamalarda yeni hiçbir durumun olmadığını söyledi. Muallim Suriye’nin uzun zamandan beri Ürdün’de teröristlerin silah eğitimi aldıkları kamplar bulunduğuna dikkat çektiğini, söz konusu açıklamaların da bunu kanıtladığını ifade etti.
Muallim Suriye ve Irak’ın aynı dili kullandıklarını, önlerindeki hedefin de bir olduğunu söyledi. Fakat ne yazık ki kimi Arap devletlerin çifte standartlı bir politika izlediklerine işaret eden Muallim; Suudi Arabistan ve daha başka devletlerin ABD’nin propagandasını yaptığı ‘ılımlı muhalifler’ konusundaki açıklamalarına dikkat çekti. Muallim; Suriye’de devlet kurumlarına karşı silah taşıyan herkesin terörist olduğunun bir kez daha altını çizdi.
Suudi Arabistan dışişleri bakanının Cumhurbaşkanı el Esad ile ilgili açıklamalarıyla alay eden Muallim; kimsenin Suriye halkı adına konuşma yetkisi olmadığını vurguladı. Muallim Suriye halkının kendi geleceğini ve kendi yönetimini ancak ve ancak bu halkın kendisi belirleyebileceğine bir kez daha dikkat çekti.
Mısır’ın bölgedeki rolü konusunda ise Muallim; Mısır’ın yeniden güçlenmesi ve milli rolünü etkin bir şekilde oynaması temennilerini dile getirdi. Muallim fakat maalesef Mısır’ın şu ana dek gerek özel nedenlerden, gerekse terör ve Müslüman Kardeşlere karşı mücadelesinden dolayı üstüne düşen etkin misyonu sergilemediğini ifade etti.
Önümüzdeki Nisan ayının başlarında Moskova’da yapılacak ikinci tur istişare oturumları konusunda ise Muallim; Suriye’nin Rus dostlarla temaslarında bu konuda hiçbir koşul dayatmadığını söyledi. Muallim tam aksine el Esad’ın Rus dostlara, bu çabaların başarılı olması için Suriye’nin elinden gelen her gayreti göstereceğini belirttiğine işaret etti.
Görüşmelere katılacak şahsiyetlerin Rusya dışişleri bakanlığı tarafından davet edildiğine işaret eden Muallim; her çabaya açık Suriye’nin ise daha önce olduğu gibi resmi bir heyetle katılacağını açıkladı.
Caferi: Suriye Tüm Bölge Halkları Adına Teröre Karşı Savaşıyor
Basın toplantısında Irak Dışişleri Bakanı Caferi; Suriye’nin tüm komşu devletler ve halkları adına teröre karşı savaştığına dikkat çekerken, bunun da herkesin kabul etmesi gereken bir gerçek olduğunun altını çizdi.
Caferi komşu kimi devletlerin, terör vahşetinde sınır tanımayan, çocuk ve kadınları barbarca katleden, masum insanlar arasında hiçbir fark gözetmeyen teröre güvenmelerinin oldukça tuhaf olduğunu ifade etti.
Caferi Suriye’ye bulunduğu iş ziyareti ve bulunduğu temasların büyük bir önem taşıdığına dikkat çekerken, Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad ve Dışişleri Bakanı Muallim ile temaslarının gayet olumlu sonuçlar verdiğini söyledi.
Tüm dünyanın IŞİD’in sadece Suriye ve Irak’a has bir olduğu düşünmesi ardından günümüzde bu yanlışını idrak ettiğine dikkat çeken Caferi; dünya kamuoyunun IŞİD’in muhtelif devletlere tehlikesini idrak ettiklerini söyledi.
Suriye’deki siyasi durumlar konusunda ise Caferi; Suriye hükümetinin siyasi süreci ilerletme ve yurtsever muhalefete açılımının takdire şayan olduğunu belirtti.
Basın toplantısında gazetecilerin ‘Suriye ve Irak arasında mevcut koordinasyon düzeyine’ ilişkin soruya cevabında Caferi; koordinasyonun mevcut olduğunu, fakat terör tehlikesinin iki ülke ve halklarını ortak bir şekilde tehdit etmesiyle koordinasyonun daha çok pekiştirilmesine çalışıldığını söyledi.
Caferi aynı zamanda terörün sadece Suriye ve Irak’ı değil tüm dünya halklarına tehdit teşkil etmesiyle terörle mücadelede ciddi bir iradeye sahip olan tüm dünya ülkeleri arasında koordinasyon ve işbirliğinin pekiştirilmesi öneminin altını çizdi.
Caferi Suriye ve Irak arasındaki güvenlik işbirliğine ilişkin soruya cevabında ise; bunun pek yoğun olmadığını söyledi. Klasik savaşlar ile teröre karşı savaşın farklı olduğuna işaret eden Caferi; veri ve istihbarat bilgilerinin önemine dikkat çekti.
Suriye’nin Arap Birliğindeki sandalyesinin ‘muhalefete’ verilmesine ilişkin söylentiler konusunda Caferi; Arap Birliği tüzüğü, kanun ve kararlarının buna kesinlikle aykırı olduğuna dikkat çekti. Caferi Irak’ın da bu konuda net ve açık bir şekilde karşı tutum sergilediğini söyledi.
Gazetecilerinin sorularına cevaplarında Caferi; Arap devletlerinin, teröre karşı savaşta nispi olarak Irak’ı desteklediklerini, fakat aynı teröre karşı savaşında Suriye’ye hiç destek vermediklerini söyledi.
Komşu devletlerin teröre destekleri konusunda ise Caferi; terörün bu devletleri ve halklarını da tehdit ettiğinin altını çizerken, söz konusu devletlerin bu desteklerini kesmelerine zorlanmaları önemine vurgu yaptı.
Basın toplantısı ardından Irak Dışişleri Bakanı Caferi kendisine eşlik eden heyet ile birlikte Şam’dan ayrıldı.
Caferi ve beraberindeki heyet sabah saatlerinde Uluslar arası Şam Havalimanında Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Yardımcısı Faysal Mikdat tarafından karşılanmıştı.
A.A. – M.M.
